Katkıda bulunduğu maddeler
Abdülazîz el-Buhârî Fıkıh usûlüne yaptığı katkılarla öne çıkmış, özellikle Pezdevî’nin Usûl’üne yazdığı şerhle tanınmıştır. Keşfü’l-esrâr fî şerhi Usûli’l-Pezdevî adını taşıyan şerhi ile tanınır.
Kerhî Kerhî, Hanefî mezhebinin teşekkül döneminde ortaya çıkan iki çizgiden bir olan Irak Hanefîliği’nin en büyük temsilcisidir. Sonraki tasniflerde ihtiyar ve tahric ehli sayılmakla birlikte, mezhep metodolojisinin sistemleştirilmesinde bir dönüm noktasını teşkil eder
Fahru’l-İslâm el-Pezdevî Kendisine üslûbunun zorluğundan dolayı Ebû’l-Usr ünvanı verilen Fahru’l-İslâm el-Pezdevî, 400/1010 yılı civarında Nesef’e yakın bir kale şehir olan Pezde’de pek çok ilim adamı yetiştirmiş bir ailede doğdu...
Ebû Zeyd ed-Debûsî Debûsî, Hanefî mezhebinin özellikle usûl anlayışında bir dönüm noktasını teşkil eder. Irak’ta temelleri atılan Hanefî usûl anlayışı Irak’ta Hanefîliğin gittikçe zayıflamasından sonra Mâverâünnehir’de Debûsî tarafından sürdürülmüştür. Debûsî, Serahsî ve Pezdevî’nin usûl eserleri Hanefî usûlünde erkân-ı selâse olarak isimlendirilir.
Cessâs Hanefî mezhebinin günümüze ulaşan en eski usul eseri Cessâs’ın el-Fusûl fi’l-usûl adlı eseridir. Ahkâmu’l-Kur’ân adlı eserine mukaddime olarak kaleme aldığı bu eser, Cessas’ın kuvvetli muhakemesi ve ikna kabiliyeti ile Hanefî mezhebini hararetle savunan üslûbu açısından dikkat çeker.
Ebü’l-Yüsr el-Pezdevî XI. yüzyılda Maveraünnehir bölgesinde yaşamış Mâtüridîliğin büyük alimlerinden biri olan Pezdevî’nin görüşlerini kelama dair elimizde bulunan tek eseri olan Usûlü’d-Dîn’den hareketle ortaya koyabilmekteyiz...